Halk Yatırım’ın bugün için değerlendirmesi şu şekilde:

"Veri gündeminin sakin seyrettiği Asya-Pasifik piyasalarında bu sabah karışık seyir hakim. Nikkei endeksi Japonya Merkez Bankası’nın faiz kararı öncesinde düşüş gösterirken, Hong Kong borsası ABD-AB ticaret anlaşmasına yönelik iyimserlikle bölgesel kazançlara öncülük ediyor. Ticaret konusundaki olumlu havaya rağmen, çoğu Asya piyasası, yatırımcıların Başkan Trump tarafından belirlenen 1 Ağustos son tarihi öncesinde temkinli kalması nedeniyle yatay seyir izliyor. Bu çerçevede Nikkei yüzde 0,96, Shanghai tüzde 0,17 ile negatif, Hang Seng yüzde 0,45 ile pozitif yönde işlem görürken,Kospi ve Nifty 50 endekslerinde yatay seyir hakim.ABD vadelilerinde bu sabah alıcılı seyir hakim. Küresel piyasalarda bugün veri gündemi sakinken, ABD’de Dallas Fed imalat endeksi açıklanacak. Haziran’da endeks -12,7 seviyesinde gerçekleşmişti."

Halk Yatırım'dan “Moody's’in not artırımının ardından endeksin haftaya pozitif bir başlangıç yapabileceğini düşünüyoruz. Ancak önemli teknik seviyelerin altında kalındıkça satış baskısı devam edebilir. Yurt içinde ise bugün veri gündemi sakin seyrediyor.” değerlendirmesi yapıldı.

Halk Yatırım’ın gelecek gündeme ilişkin analizi ise şöyle değerlendirildi:

"ABD’de yarın JOLTS açık iş ilanları ve Conference Board tüketici güveni, Çarşamba günü ADP özel sektör istihdamı, 2Ç büyüme verisi ve Fed’in faiz kararı takip edilecek. Açık iş ilanları Mayıs’ta 7,70 milyon ile yedi ayın en yüksek seviyesinde gerçekleşmişti. İşe alım sayısı aynı dönemde 112 bin azalarak 5,5 mn’ye, işinden ayrılanların sayısı ise 71 bin azalışla 5,24 mn’ye geriledi. Haziran ayına ilişkin beklenti 7,35 milyonda bulunuyor. ADP özel sektör istihdamı Haziran’da 33 bin kişi daralma göstermişti. Önceki ayın verisi
37 binden 29 bine revize edildi. ADP tarafından yapılan açıklamada, işe alım konusunda işverenlerin tereddüt
yaşadığı ve ayrılan çalışanların yerine yenisini alma konusunda da isteksizlik olduğu belirtildi. Sektörel olarak en
çok istihdam azalışının olduğu sektörler işletme ile eğitim ve sağlık hizmetleri oldu. Haziran ayında işinde kalanların maaşları bir önceki yıla göre yüzde 4,4; iş değiştirenlerin ise yüzde 6,8
artış kaydetti. Haziran’da istihdamın 80 bin kişi artması bekleniyor. ABD ekonomisinin ilk çeyrekteki yüzde 0,5 daralmanın ardından ikinci çeyrekte yüzde 2,5 büyümesi bekleniyor. Son olarak Fed’in faizi yüzde 4,25-4,50 aralığında sabit bırakması beklenirken, Başkan Powell’ın ekonomi ve para politikasının geleceğine ilişkin açıklamaları piyasalar tarafından yakından izlenecek. Euro Bölgesi’nde yarın AMB tüketici beklentileri
anketi, Çarşamba günü 2Ç öncü büyüme verisi ve güven endeksleri takip edilecek. Hatırlanacağı üzere bölge
ekonomisi ilk çeyrekte yıllık bazda yüzde ,5, çeyreklik bazda yüzde 0,6 büyüme kaydetmişti."

Halk Yatırım analizinde “Bu hafta yurt içinde veri gündeminde Çarşamba günü işsizlik oranı ve ekonomik güven endeksi, Perşembe günü dış ticaret dengesi, Cuma günü ise İSO imalat PMI öne çıkıyor. Hatırlanacağı üzere, işsizlik oranı Haziran ayında yüzde 8,4 seviyesinde gerçekleşmiş, dış ticaret dengesi ise 6,65 milyar dolar açık vermişti. İmalat PMI ise Haziran’da 46,7 ile son sekiz ayın en düşük seviyesine gerileyerek sektörde Nisan 2024’ten bu yana devam eden bozulma eğilimini sürdürmüştü. Mayıs ayında endeks 47,2 düzeyindeydi. İSO tarafından yapılan değerlendirmede, talep zayıflığının yeni siparişlerde azalmaya neden olduğu, yeni ihracat siparişlerinin de daralma kaydettiği belirtilmişti.” ifadeleri yer aldı.

Halk Yatırım'ın analizine göre Haziran ayına ilişkin ABD dayanıklı mal siparişlerindeki belirgin düşüşe rağmen, tahvil piyasalarında fiyatlamalar görece yatay seyretti. Küresel tahvil faizlerinde sınırlı artışlar görülürken, özellikle ABD ve Almanya 10 yıllık tahvil getirilerinde birkaç baz puanlık yükselişler dikkat çekti. Türkiye özelinde ise CDS priminin 280 baz puan civarında sabit kalması ve Eurobond getirilerindeki sınırlı artış, risk algısında belirgin bir bozulmaya işaret etmedi. Döviz tarafında ABD Doları'nın küresel çapta güç kazandığı, majör para birimlerinin ise değer kaybettiği gözlemlendi. Dolar/TL kuru da 40,55 seviyelerinde dengelenmiş durumda. İçeride ise tahvil piyasasında sınırlı alımlar izlenirken, özellikle 2 ve 10 yıllık gösterge tahvillerde faizlerin yükseldiği dikkat çekti. Repo piyasasında ise likiditeye erişimin yüksek maliyetli seyrettiği, gecelik ve haftalık faiz oranlarının yukarı yönlü eğilimini sürdürdüğü ifade ediliyor.